Yaşam

Bağışıklığı Düşenlerde Zona Tehlikesine Dikkat

Varicella zoster virüsü (VZV) yani suçiçeğine sebep olan virüs, hastalık geçirildikten sonra omurilikteki duyusal sinir hücrelerinde uykuda kalmaktadır. Uykuda olan bu virüsün tekrar aktif olması ile ortaya çıkan bölgesel, ağrılı ve su toplaması şeklindeki deri döküntüleri de zona hastalığı olarak bilinir. Virüsün tekrar aktif olması ve zona gelişmesi için genellikle bağışıklığı düşüren bir unsur bulunmaktadır. Uykusuzluk, vücutta enfeksiyon durumu, güneş altında uzun saatler kalmak, bağışıklığı düşüren ilaçlar kullanmak ya da böyle bir hastalığa sahip olmakla birlikte, ileri yaş, stres gibi durumlar da zonaya davetiye çıkarabilir. Memorial Bahçelievler Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Selma Salman, zona ve tedavisi le ilgili bilgi verdi. 

Son 60 yılda vakalar 4 katına çıktı

Zona genellikle ileri yaşta görülmekle birlikte suçiçeği geçiren herkeste görülebildiğinden bebeklik çağı dahil her yaşta ortaya çıkabilmektedir. 

Hastalık suçiçeği gibi solunum yoluyla bulaşmamakta; su toplamalarına direkt temas ile ya da su toplamalarının komtamine ettiği yatak, nevresim, kıyafet aracılığıyla bulaş olabilmektedir. Eğer çevremizde zona geçiren bir kişi varsa bakımı sırasında eldivensiz şekilde bireye ve temas ettiği alanlara dokunulmamalı, her temas sonrası eller yıkanmalıdır.

60 yıl içinde zona hastalığının 4 kattan fazla artmış olduğunu gösteren bilimsel veriler bulunmaktadır. Hem erken yaşlarda olup hem de sayıca artmasının sebepleri olduğu düşünülen bazı konular mevcuttur. Aşı karşıtlığının yaygınlaşması ile suçiçeği ya da zona aşısının yapılmaması, kanser ve organ nakli tedavi yöntemlerinin çeşitlenmesi ve bu hastaların bağışıklığı düşüren ilaçlar kullanması, Covid 19 gibi çeşitli enfeksiyon hastalıklarının yaygınlaşması da bağışıklık sistemimizi etkileyerek zona artışına yol açmış olabilmektedir. Ancak yapılan çalışmalarda istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki kurulamamış ve bu konuda daha fazla araştırma gerektirdiği belirtilmiştir. 

Güçlü bağışıklık, sakin zona hastalığı 

Bağışıklığımız ne kadar kuvvetliyse zona hastalığı o kadar sakin geçer. Genç bireylerde, suçiçeği aşısı olanlarda, bağışıklığı düşüren ilaç kullanmayan ya da HIV- kanser gibi bağışıklığı düşüren bir hastalığı olmayanlarda hastalık küçük bir alanda ağrısız su toplamaları şeklinde gelişmekte, hiç tedavisiz bile iz bırakmadan maksimum 1 hafta içinde iyileşmektedir. 

Vücutta saçlı deri, yüz, gövde, kol, bacak yani tüm vücut alanlarında görülebilir ancak bölgesel olarak gelişir; ağır hastalar dışında tüm vücuda yayılmamaktadır. Hastalık bir hat boyunca kızarık zemin üzerinde gruplar halinde su toplamaları olarak görülmektedir. Genellikle bahsedilen hat boyunca şiddeti değişken olan ağrı da eşlik eder. Su toplamaları ve ağrı olunca doktora başvuru beklenilen bir süreçtir ancak bazen döküntüden 1 hafta -10 gün önce tek başına ağrı gelişebilmektedir. Sebebi açıklanamayan, vücudun tek tarafında ataklar halinde gelen zonklayıcı ağrıda bu hastalıkta akla gelmelidir.

Zona aşısı hem tekrarı engeller hem de zona geçirmeyenleri korur 

Kişi nadir de olsa tekrar zona hastalığı geçirebilmektedir. Ancak genellikle bu ileri yaşlarda ve bağışıklığı bozuk bireylerde olmaktadır. 50 yaş üzeri kişilere ve bağışıklığı etkileyen hastalığa sahip olan gençlerde zona aşısı önerilmektedir. Zona aşısı hem tekrarı engellemekte hem de zona geçirmeyen kişilerde koruma sağlamaktadır. Bunun dışında genel sağlık kurallarına yeterlidir. Düzenli beslenme ve uyku ile bağışıklığınıza dikkat etmeli, dikkat edemiyorsak da ek besin takviyeleri kullanılabilmektedir.  

Yüzde gelişen zona göz içini tutmasıyla körlüğe; yüzdeki fasiyal sinire etki ederek yüz felcine; kulak içinde tutulum yaparak denge problemlerine; yine tutulum yerine göre idrar –gaita kaçırma gibi problemlere yol açabilmektedir. Hastalık geçtikten sonra da aylarca devam eden ağrılara yol açabilir (postherpetik nevralji); üzerine bakteriyel enfeksiyon da eklenirse ciltte iz bırakabilir. Bu sebeple ciddiye alınması gereken bir hastalıktır. Tüm enfeksiyöz hastalıklarda olduğu gibi 50 yaş üzeri, ek hastalıkları olan ya da kanser nedeniyle gibi bağışıklığı etkilenmiş bireylerde tüm vücuda da yayılıp ölümcül de olabilir. Hastalıkta virüse karşı antiviral haplar kullanılmaktadır. Ağrı için ağrı kesiciler bazen yeşil reçeteli ilaçlar tedaviye eklenmektedir. Ve mutlaka yara bakımı için gerekli sürme tedaviler verilmektedir. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu